29 Aralık 2007

Soru: Meditasyon ve korku -3-

merhaba,

simdi de gelelim aklin kontrol edilmesine. Yazinin basinda da dedigim
gibi, aslinda aklin uzerinde ne kadar cok hakimiyet kurulmasina
calisilirsa, bir o kadar geri tepiyor.

Anlasilmasi icin en basit ornek diyetten verilebilir; surekli olarak
diyet yapilmasi baskalari ya da kendisi tarafindan, kendisine
hatirlatilan kisi, daha cok yemegi dusunur, oyle ki gozunun onunden
yemekler ucusur surekli olarak. Bu nedenle de surekli diyet yapiyorum
diyenlerin yaptiklari diyetlerinde basarili olmalarina az rastlanir.
Diger yandan, bu su demek degildir, "nasilsa aklim beni dinlemeyecek
ve yaptiklarim ters tepecek, o halde istedigim kadr yiyemi, kontrol
etmem mumkun degil zaten!". Bunu yapanlar malum- obezite sorunu ile
karsi karsiya kaliyor.

Demek ki, yapilmasi gereken bellidir, kararli ve iradeli olmak ancak
arada bir aklin kendi hakim oldugunu hissetmesine de musade etmek.
Bhagavat Gita'da Arcuna akli bir ruzgara benzeterek, ruzgar gibi
aklin da kontrolunun zor oldugunu soylediginde, Sri Krishna onu
dogrularken diger yandan "ama kendine hakim olan ve çabalayan kişi,
(doğru) araçlarla buna ulaşır." demektedir. Doğru araclarin neler
oldugu ise, Bhagavat gita'nin 6. bolumunde aciklanmaktadir. Herkese
okumasini tavsiye ederim.

http://www.yogamerkezi.com/ceviriler/bgita/bgita.htm

Burada kullanilan yontem onemli degildir, onemli olan kisinin sectigi
yontemde iradeli ve kararli olmasi ve sabit kalmasidir. Isteyen
mantra ile, isteyen muzikle, isteyen nefesle, isteyen tek basina,
isteyen ise bir grupla meditasyon yapabilir, hangisi size daha rahat
ve kolay geliyorsa, o yontemi benimseyin, yontemler arasinda daha iyi-
daha kotu ayrimi yoktur.

Selamlar,
Anu.

Hiç yorum yok: