29 Aralık 2007

Ruhsal Yolda Para Alınmalı mı?

Merhaba,

Xmistik’in yazisindan dolayı, yeri gelmişken ruhsal yolda para konusunda kendi görüşümü açıklamak isterim.

Her şeyden önce şunu söylemek gerekir, bir iş/hizmet karşılığı bir bedel ödemek, ruhsal yol da dahil olmak üzere tüm yaşam boyu önerilir, çünkü aksinin yapılması kişiyi karmik borç altına sokar. Bu nedenle, her ne alıyorsanız, bunun karşılığında –bunun illa para olması da gerekmez, bazen bir teşekkür de olabilir- bir şey vermeniz özellikle tavsiye edilir. Aynı şekilde, Sri Krişna’da B.Gita’da aynı konuya dikkat çekmekte ve bir şey “vermeden”, sürekli “almanın” doğru olmadığının altını çizmektedir:

“Kurbanla beslenen tanrılar sana arzuladıklarını verirler. O halde, tanrılara* bir şey sunmadan onlardan gelen nesnelerin tadını çıkaranlar, gerçek birer hırsızdırlar.” (B.Gita 3. bölüm, 12. vecize)

(*tanrılar hatırlarsanız kişinin ulaşmaya çalıştığı herşey olarak yorumlanabilirdi)

Şimdi, peki o halde paranın ruhsal çalışmalardaki yerini bir kaç madde altında toplamaya çalışalım:

1. Ücretsiz Programlar: Her zaman yazılarımda da değindiğim gibi, para özellikle taşıdığı “kaotik enerji”den dolayı – bu “kaotik enerji” sözünün çok mistik olduğunu düşünmeyelim, şu an workshop’un içeriğini ya da Swami’nin gerçekten deneyimli olup olmadığı bırakıp, workshop ucuz mu pahalı mı diye tartışmamız bile paranın ne kadar kaotik olduğunu ve her konunun önüne geçebildiğini gösteriyor – bazı ashram’lar bu parayı öğrencilerinden talep etmezler. Örneğin geçenlerde de vermiş olduğum örnekte söylediğim gibi, Paramahansa Yogananda’nın gurusu Sri Yukteswar kendi ashramına gelen öğrencilerden para talep etmemekteydi, ancak, kendisinin kendi geçimini ve ashram’a gelip kalan öğrencilerin geçimini sağlayacak kadar yatırımı vardı. Eğer -dürüst olmak gerekirse- bu yatırım olmasaydı, elbette bu kadar cömert davranması mümkün olmazdı. Sri Yuktesvar’a öğrencilerinin verdiği karşılık, bu nedenle para ya da hizmet değil, sadece derin bağlılık ve sevgidir – ki bu aslında düşünüldüğünün aksine, para vermekten daha zordur. Çünkü bilgi karşılığı para verirsiniz çember tamamlanır, halbuki kişinin kendisine olan hal ve tavırlarda sürçmeniz çok daha kolay ve olasıdır!

2. Bazı derslerin ücretli olması: Aynı şekilde, bir başka uygulama örneği olarak da Hindistan’da hala faaliyetine devam eden Vivekenanda Kendra Research Foundation’ı gösterebiliriz. Bu merkez, yoga hocalığı kursları için para talep ederken –(çünkü siz de bu kurstan aldığınız diploma ile, para karşılığı bu bilgiyi kullancaksınızdır) - ileri seviye yoga çalışmaları için (Vedanta Siddhanta Sadhana) para talep etmez. Gidersiniz ve bir yıl orada ücretsiz kalır, bilgiyi alırsınız, kimse de size “yeter artık, sen buradan git” demez. Bu tip ileri seviye öğrencilerin çalışmalarını desteklemek ve enstitünün devamını sağlamak içinse, bu tip merkezler diğer heveslilerden ve hoca olup para kazanmak isteyenlerden bağıs toplayarak ya da para alarak, fon sağlamak durumundadır.

3. Kişiye özel uygulama: Bir diğer uygulama da şu şekildedir, sınıf ve ders ücretleri bellidir, ama siz eğer durumunuz müsait değilse, bunu gider hoca ile konusursunuz. Şu an Türkiye’ye gelecek olan Swamiji’nin de sitesini incelerseniz, Hindistan ve Tayland’da devam eden düzenli yoga-kursları için ders ücretlerinin yanında bu şekilde notlar olduğunu görürsünüz. Kurs ücreti bellidir, ancak bu parayı veremeyenin öğrenme konusundaki samimiyetine hoca inanırsa, daha düşük bir ücret almayı / ya da hiç almamayı da kabul edebilir.

4. Hizmet karşılığı hizmet: Bir başka uygulama da hizmet karşılığı hizmettir. Hocadan aldığınız hizmet karşılığı, ona yiyecek, temizlik, bakım, vs bir hizmette bulunursunuz, böylece siz bilgi alırsınız, hoca da bunun karşılığı olarak sizden bir hizmet alır.

Sevgiler

Hiç yorum yok: